Miami’de Hard Rock Stadium, Kulüpler Dünya Kupası’nın en çılgın grup maçlarından birine sahne oldu. Boca Juniors 27. dakikada 2-0’ı buldu, üç kırmızı kart çıktı, VAR defalarca devreye girdi ve Benfica son bölümde hayata tutundu. Skoru 2-2’ye getiren hamle, kenardan gelip köşe vuruşunu milimetrik kesen Orkun Kökçü’den geldi; 84’te Otamendi’nin ön direk koşusunu buldu ve geri dönüş tamamlandı.
Maçın özeti: kırmızı kartlar, VAR ve geri dönüş
Grup C’nin 17 Haziran 2025 tarihli açılışında Boca, agresif başlayıp kenar ortalarıyla Benfica savunmasını zorladı. 21. dakikada Lautaro Blanco’nun sol çizgiden taşıdığı atakta Miguel Merentiel ceza sahasında doğru pozisyon aldı ve yakın mesafeden bitirdi: 0-1. Yalnızca altı dakika sonra köşe vuruşunda Rodrigo Battaglia, ön direkteki teması iyi zamanlayıp kafayı vurdu: 0-2. Benfica bu bölümde ikinci topları toplayamadı, merkez blokta mesafe kontrolü koptu.
Saha kenarı da en az çimler kadar sıcaktı. Boca’da sakatlık nedeniyle 20’de çıkan Ander Herrera, devre bitmeden hakeme sert itirazları yüzünden yedek kulübesinden kırmızı kart gördü. Nadir rastlanan bu karar, tansiyonu iyice yükseltti.
İkinci yarıya Benfica daha derli toplu başladı ama asıl kırılma 61. dakikadaki ikili değişiklikle geldi: Bruma ve Renato Sanches kenara gelirken Kerem Aktürkoğlu ve Orkun Kökçü oyuna girdi. Temponun dişlisi değişti; pas açıları çoğaldı, önde baskı daha akıllıca yönlendirildi.
Derken 72. dakikada Benfica dokuz kişi kalma riskini de göze alarak öne yüklenirken, oyuna devrede Samuel Dahl’ın yerine giren Andrea Belotti’nin, Ayrton Costa’ya sert müdahalesi VAR’da incelendi ve direkt kırmızı kart çıktı. Portekiz ekibi kalan bölümü 10 kişi oynamak zorunda kaldı. Buna rağmen geri çekilmek yerine çizgileri öne taşıdılar; risk büyüdü ama Boca’yı sahasına mıhladı.
Ödül 84’te geldi. Sağdan kazanılan kornerde Kökçü ön direğe kavisli bir top kesti. Otamendi savunma hattının önünde iyi konumlandı, güçlü bir kafa vuruşuyla ağları buldu: 2-2. Boca bu golün şokunu atlatamadan 88’de başka bir darbe yedi: Nicolás Figal, Florentino’ya sert faulü sonrası direkt kırmızı gördü. Arjantin temsilcisi kalan dakikaları dokuz kişi oynamak zorunda kaldı.
Uzatmalarda Benfica galibiyet için yüklendi; Kerem’in içe kat edip şut aradığı, Di María’nın çizgiye basıp markajdan kurtulduğu anlar geldi ama net fırsatlar Boca kalabalık savunma ve zaman yönetimiyle eridi. Son düdükle birlikte maç, sertlik dozunun ve hikâyesinin hakkını veren 2-2’ye kilitlendi.
Taktik tablo: Kerem ve Kökçü oyunun dengesini nasıl değiştirdi
Benfica’nın ilk 30 dakikadaki sorunu ikinci topları kaybetmesiydi. Boca merkezde Battaglia ve arkadaşlarıyla teması kazandı, kanatlarda Blanco’nun bindirmeleriyle genişlik buldu. Otamendi’yi önde bırakıp çizgi savunması kuran Benfica, arka direğe gelen toplarda gecikti. Devre sonundaki penaltı ise psikolojiyi anında tersine çevirdi.
Roger Schmidt’in 61’deki hamlesi planı netleştirdi. Kökçü, Renato’nun bıraktığı alanda yarı sağ koridorda topa ilk temas kalitesi getirdi; tek pas ve yön değiştirerek Boca’nın bloklar arası mesafesini açtı. Set oyununda üçüncü bölgede kısa kombinasyonlar arttı. Kerem, sol iç koridordan çizgi-orta koridor geçişlerini zorladı; bire birde adam eksiltip faul aldı, savunmayı kırılgan hale getirdi. Bu iki dokunuş, Di María’nın doğru cephelerde topla buluşmasını sağladı.
Eksilmesine rağmen Benfica’nın öne basma ısrarı belirleyici oldu. 10 kişi kalınca blok boyu kısaldı; riskli ama bilinçli bir kumardı. Boca bu baskıyı kırmak için uzun toplara yöneldi, Merentiel’in koşularına baktı. Ancak ikinci yarıda konum alma hataları azalınca Arjantin temsilcisinin geçişleri zayıfladı.
Benfica duran top verimini artırarak eşitliği buldu. Kökçü’nün köşe vuruşlarındaki kavis ve hız, Boca’nın birinci temasını bozdu. Otamendi’nin ön direk koşusu da ezberli bir setin işaretiydi; blok içi perdeleme ile stoperin koşu hattı açıldı ve kafa vuruşu temiz geldi. Bu tip setler, eksik oynayan takımlar için kısa yol: az pas, yüksek sonuç.
Boca cephesinde ise ilk bölüm planı tuttu: erken gol ve duran toptan ikinci gol. Ama kartlar dengeyi altüst etti. Herrera’nın kenardan gördüğü kırmızı, saha içi disipline gölge düşürdü. Son bölümde Figal’ın oyundan atılmasıyla çizgi koruma kırıldı, merkez savunma ceza sahasını savunmakla yetindi. Yine de kalabalık blok, son baskıyı karşılamayı başardı.
Bireysel performanslara bakınca Otamendi liderliği ve kritik anlarda öne çıkışıyla puanı yazdırdı. Di María, penaltıda soğukkanlıydı ve ikinci yarıda bağlantı oyununu diri tuttu. Kökçü oyuna girdikten sonra temposu, kararı ve duran top kalitesiyle fark yarattı. Kerem, toplu ve topsuz koşularla rakip bek-stoper arasında sürekli bir soru işareti bıraktı.
Grup resmi açısından beraberlik, kapıyı iki takıma da açık bırakıyor. Kulüpler Dünya Kupası’nın 32 takımlı yeni formatında gruptan çıkmak için ilk iki sıra hedefi belirleyici. Benfica, sıradaki maçta Auckland City ile oynayacak; kağıt üzerindeki favorilik bu kez puan tablosuna yansıtılmak istenecek. Boca ise Bayern Münih’e hazırlanıyor; fiziksel düzeyi ve topa sahip olma kalitesi yüksek bir rakibe karşı disiplin ve kart yönetimi kritik olacak.
Hakem yönetimi, yoğun VAR trafiği ve oyunun sertliği bu açılışı uzun süre konuşturacak. Benfica’nın eksik kalmasına rağmen oyundan vazgeçmemesi, Boca’nın ise son bölümde iki kişi az oynarken puanı tutması bu gecenin iki güçlü başlığı olarak kayda geçti. Grup içinde averaj ve ikili averaj hesaplarının önem kazanacağı böyle bir tabloda, alınan bir puanın sezon ilerledikçe değerinin artması sürpriz olmaz.